Haberler Karambol Bilardo

 

Karambol Bilardo - 3 Bant - Bert'in Köşesi (NED)

Bir maça sanki bir istekaymış gibi bakın

Yayınlayan . 16 Ocak 2019

Bir maça sanki bir istekaymış gibi bakın

© Kozoom

Bir özürle başlayalım çünkü bu şimdiye kadar yazdığım en sıkıcı makale olacak. Olasılık ve rastgele değişkenlik ile ilgili.

Eğer bu cümleler sizi korkutmamış ve hala okumaya devam ediyorsanız, belki beni biraz seviyorsunuzdur. 

Bizim 3 bant oyununun her yönü ile ilgileniyorum. Ve bu aslında oldukça etkileyici: Bu, yüksek veya düşük oyunu ve her 3 bant oyuncusunun neden Dr.Jekyll ve Bay Hyde kişiliğine sahip olduğunu açıklamakla ilgilidir. 

Ben yıllardır kabaca 1000 ortalama ile oynayan bir oyuncuyum ve bu hayatımda hiç üretmediğim bir skor: 1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1-1. Bu, 25 istekada 25 sayı ve hiç kimsenin başına gelmedi. Biz, bu yüzden ortalama hakkında konuşuyoruz. Tüm isteka kombinasyonlarım beni 1.000 ortalama oyuncusu yaptı. Puanlarım daha çok buna benziyordu: 2-0-0-0-4-0-1-0-0-1-0-0-7-1-0-0-3-3-0-0-1-0-0-0-2. Aynı zamanda bu da 25 isteka 25 sayı. 

Bu istekaların 6'sında fantastik, 4 isteka normal kalitede ve kalan 15'inde ise korkunç bir üç bant mı oynamış oluyorum? 4 ve 7 çekmemin sebepleri olduğu gibi, 15 kez kaçırmamın da bir sürü sebebi var. Oyun kalitesi burda pek bir faktör değil. Üç çektiğim istekalarda daha az çekebilirdim veya boş geçtiğim istekalarda süper ötesi oynayabilirdim. Aynı oyuncu maç boyunca masada kalır ve daha iyi veya daha kötü diyebileceğimiz durumlar yaratabilir. 

Benim için doğru olan şey; 0.500 oyuncusu veya 2.000 ortalama oyuncusu için de geçerlidir. Oyun gücünüz ne olursa olsun, istekaların çoğunda ortalamanızdan çok daha yüksek veya çok daha düşük sayı alabilirsiniz. Buna "rastgele değişkenlik" denir ve bilardo oyuncuları bu kavramı çoğu insandan daha hızlı ve daha iyi anlayabilir, çünkü her gün eylem prensibini görürler. 

Dört sayılık serinin sizi dünya standartlarında bir oyuncu yapmadığını ve arda arda geçtiğiniz üç boş istekanın sizi korkunç bir oyuncu yapmadığını anlamak sezgisel ve son derece kolaydır. "Rastgele değişkenlik" in oyuncunun yeteneğinden çok uzakta sonuçlar doğurabileceğini biliyoruz. Bunun istekalarla alakalı bir durum olduğunu anladık. 

Sonra isteka toplamları maçlara dönüşür, ve aniden rastgele değişkenliği unutuveririz. Aptalca şeyler söylemeye başlarız; "Perşembe günü 18 isteka 40 yaptı, Cuma günü 1 ortalamaya nasıl ulaşamaz? Bu inanılmaz." 

Hayır değil. Bu gayet normal.

Perşembe günü kazandı, 18 istekada 40 yaptı. Cuma günü kaybetti 24 istekada 18 yaptı. Bu ona bu turnuva için 1.380 ortalama sağlar. Tahmin edin ne? O 1.400'lük oyuncu demek oluyor. 1.400 oyuncunun yaptığı budur. 

"Ama ikinci maçını gördün mü? yapamadığı sayılar çocuk oyuncağı!"

Yine, 1.400'lük oyuncunun yaptığı budur. Eğer bunu yapmasa 1.800'lük oyuncu olur. Garip bişey yok. Bu konuda delice olan tek şey, onun hakkında yaptığımız yorumlardır. Önce 0.750 sonra 2.200 oynarsa onu överiz. "Oyununu yükseltebilir" zihinsel olarak güçlü. Eğer önce 2.200 ile başlayıp sonra 0.750 oynar ise, onu yerin dibine gömeriz. "Baskıyı kaldıramıyor" 

Bir maç temel olarak bir vuruşla aynı şeydir. İste sizin için bir karşılaştırma: Bir damla hiç bir zaman bişey ifade etmez. 8-2 veya 1-9 olabilir. Peki ya yüz? Yetmez. Bin? Hayır. Bilim adamları damlaların bişey ifade etmesi için en az 5000 damlaya ihtiyaç olduğunu söylüyor.  

Bilardo terimleri ile: 100 hatta 250 isteka bile bir oyuncunun kabiliyeti hakkında adil bir yargıya varmak için yeterli değil. Veya bu konuda onun "formu" hakkında. Çoğunlukla form olarak adlandırdığımız şey, sıcak bir vuruş veya rastgele değişkenlikten başka bir şey değildir. 

Şimdiye kadar gördüğümüzü ekleyelim. Üç bant sporunun oyunculara iyi veya kötü şans getirme ve sonuçlarının, oyunların gerçekte olduğundan daha iyi veya kötü görünmesini sağlama alışkanlığı vardır. Burada şanssızlıktan bile bahsetmiyoruz: sadece topun yuvarlanması. İmkansız yerden: yapılamayacak atış yaparsın. Çok kolay pozisyon: kaçırılmayacak sayı kaçırırsın. İyi vuruş, üçüncü topla müthiş kontak: pozisyon kalmaz. Zayıf atış, üçüncü topa sadece dokunur: açık pozisyon kalır. Böyle şeyler ve etkileri çok büyük. 

İki gün üst üste yaptığı maçlarla 1.400 ortalama çıkaran oyuncuya dönelim. Rastgele değişkenlik ona (örneğin) 1.200 veya 1.800 ortalama verebilirdi. İlk maçta her şeyin sayı olması ve ikinci maçta biraz şanssızlık bu maçları ortalama 1.400'e getirdi. Ve tabiki iyi ve kötü şansı geri çevirebilirsek 0.750 ve 2.200 ortalama yapmış olabilir. Aynı oyuncu, aynı bilgi, aynı konsantrasyon, aynı kabiliyet. Hatta bir çok durumda: karşılaştırılabilir oyun kalitesi. 

Her şey sadece şans ve rastgele varyasyon mu? Üç bant oyuncuları hiç, fena değil denecek kadar ya da olağanüstü oynamazlar mı? Tabiki değil. Bazen kahvaltılarını kötü yaparlar ya da kız arkadaşları ile kavga ederler ve konsantrasyonları zayıflar. Ya da bir gülümseme ile uyanırlar, enerjik ve odaklanmış hissederler, güven ve cesaretle oynarlar. İyi ve kötü günleri olur. 

Fakat skor tabelasına bakarak söyleyemeyiz. Masaya bakmak zorundayız.

 

Bert VAN MANEN'in orjinal makalesinden tercümedir. 

Haberler sayfasına geri dön

Yorumlarım

SeRBeY
SeRBeY
Püf nokta: ÇAKRA
Güzel bir makale... Yaşantımızın masaya yansımasından başka birşey değil aslında. Yüksek ortalama oynadığımız gün, herhangi bir iş yapıyor olsaydık gene beklenenin üstünde başarılı olurmuyduk ? Sorusunun cevabında saklı bence. İcra ettiğimiz işin, hangi yönünden ele aldığımızla alakalı. Gerekli kadar beyin hücresini konuya tahsis etmekten tutunda, beynin ve kasların, ihtiyacı olan enerji ve var olan enerjinin ne kadarının kaslara gönderilmesi gerektiği....

Message 1/1 - Yayınlanma tarihi 11 Şubat 2019 22:00

Yorumunuzu yazın

Yorum yapmak için, üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekiyor

Forgot your password?

Henüz bir hesabınız yok mu?

Forumlara katılmak ve e-bülteni ile haber almak, fotoğraf eklemek, Yorum yazabilmek için şimdiden ücretsiz kaydol.

Ücretsiz üye olduktan sonra, Canlı ve yüksek kaliteli video erişimleri için Premium Pass alabilirsiniz.

KOZOOM’A KATIL