Haberler Karambol Bilardo

 

Karambol Bilardo - 3 Bant - Survival 3C Masters - Istanbul (TUR)

Saygıner'in hayatı; aşkı ve bilardoya dönüşü

Yayınlayan . 21 Ağustos 2019

Saygıner'in hayatı; aşkı ve bilardoya dönüşü

© Semih arşivi
Semih Saygıner ve eşi Şenay Gürler

Bilardodaki büyük yıldızlardan biri olan Semih Saygıner'in hayatı, beş yıl öncesine nazaran çok farklı bir durumda. Sihirbaz lakabıyla anılan 55 yaşındaki Türk bilardocu, 1999'da Avrupa Şampiyonluğu ünvanına, 2003'te ise Dünya Şampiyonluğu ünvanına sahip olduktan sonra, 10 yıl önce kariyerine ara verdi. Ülkesindeki federasyon ile kavgalı olan Saygıner, şov dünyasına girdi, şarkıcı ve şovmen olarak sahne almaya başladı. Semih, binlerce hayranının hayal kırıklığının yanı sıra, bilardo kariyerini geride bıraktı. İki yıl önce dünyadaki üç bant yeni bir döneme girdiğinde, çok sevdiği spora geri dönme kararı aldı. Kariyerine devam etme kararı aldığında "Sonunda, bilardo sporcularının profesyonel birer sporcu olarak yaşayacakları bir gelecek gördüm." Sözlerini söyledi. Semih, iki yıl içerisinde katıldığı turnuvalarda aldığı başarılar ile dünya sıralamasında dördüncü sıraya yükseldi ve ülkesine büyük başarılar kazandırmak için sabırsızlanıyor. 

Bu hafta 21-24 Ağustos tarihlerinde UMB-Kozoom International ve TBF ortak çalışması ile organize edilen İstanbul'daki Survival 3C Masters turnuvasında başrolde yer alıyor. Bu formatta düzenlenen Survival Masters, ilk defa Kore dışında başka bir ülkede düzenleniyor. 

Kozoom, Survival 3C Masters turnuva sürecinde Türk usta ile, spora geri dönüşü, bilardonun geleceği, özel hayatı ve küresel bilardodaki gelişmeler hakkında röportaj yaptı. "İyi bir ilerleme kaydettik, ancak spor dünyamızı TV'de tanıtmak, daha iyi ve daha çekici olabilir."

KOZOOM/Frits Bakker: Kısa bir yaz tatili sona erdi, bu hafta evinizde Survival oynayacaksınız. Nasıl hissediyorsunuz?

SEMİH SAYGINER: New York'tan döndükten sonra kendi şehrim olan İstanbul'da dünyanın en iyileriyle sahne almak gerçekten çok güzel. New York dönüşü ancak birkaç gün sonra jetlag ile başaçıkabildim ve uzun antrenmanlarla Survival'a iyi hazırlandım. Eşim Şenay'ın fiziksel problemleri sebebiyle, Mart, Nisan ve Mayıs aylarında birlikte güzel zaman geçiremediğimizi söylemem gerek. Bu yüzden New York'a katılmaya karar verdim. Aldığım başarıdan memnunum ama ne yazık ki turnuvayı kazanamadım. Torbjörn ile olan maçım, maçın son aşamalarında Blomdahl'ın yüksek serisi ile onun lehine döndü. Seviyelerimizin ne kadar yüksek ve birbirine yakın olduğunu hepimiz biliyoruz. Kendi lehinize çeviremediğiniz maçın kontrolünü kaybedebilirsiniz. 

KOZOOM/FB: İlk Survival'ı oynadığınız zaman nasıl hissettiniz? Tamamen farklı olan formatı sevdiniz mi?

SS: Elbette bire bir yaptığımız maçlardan çok farklı ama sevdim. Normal bir maç ya da dört sporcu ile oynanan maçlarda iyi ya da kötü oynamak aynıdır. Yapmanız gereken: bir çok sayı almak ve sizden sonra oynayacak olan rakibinizin işini zorlaştırmak. Format çok iyi, bu denli güçlü bir arenada herkes kazanabilir ya da kaybedebilir. 

KOZOOM/FB: Bizim için 2018-2019 sezonları hakkında bir değerlendirme yapabilir misiniz? Birçok güçlü turnuva oynadınız, bir çoğunda geneli dünya kupası finalleri olmak üzere son 4 veya 8 yaptınız. Tatmin oldunuz mu?

SS: İki iyi sezon geçirdim, büyük adımlar atmıştım. Asıl geri dönüşü 2018 yılından sonra yaptım. Şampiyon olma konusunda daha fazlasını beklerdim. Yedi buçuk yıl aradan sonra dünyanın en iyilerine karşı mücadele ettim. 2019 yılında istediğim ve umduğum ilerlemeyi gösteremedim. Tabiki bahane üretmiyorum, ama eşim Şenay ile hayatımızdaki değişiklikler, ritmimi ve konsantrasyonumu düşürdü. Bodrumda üç buçuk sene yaşadıktan sonra İstanbul'a geri taşındık. Bir ev satın almıştık, şimdi kiraya verdik. İstanbul'da kiraya verdiğimiz bir kaç dairemiz var. Şu anda bahçeli büyük bir evde yaşıyoruz. Bir alman kurdumuz var, ona apartman dairesinden daha büyük bir alan vermek istedik. Yeni havalimanına yakın güzel bir yerde oturuyoruz. Bodrum'daki evimizi iyi bir müzisyene kiraya verdik. 

KOZOOM/FB: Şenay ile olan aşkınız çok yoğun ve önemli. Sık sık sizi desteklemek için turnuvalara sizinle birlikte geliyor. Birlikteliğiniz ile ilgili bize neler söyleyebilirsiniz?

SS: Eşimin adı Şenay Gürler, 36 yaşında bir kızı var. Dört buçuk yıldır birikte yaşıyoruz. Resmi olarak evli değiliz, buna gerek duymuyoruz. Birbirimizi çok seviyoruz. Benimle tanıştıktan sonra bilardoyu çok sevdi. Şenay, uzun yıllardır mesleğini iyi yapan bir aktris. Türkiye'deki bir çok filmde, dizide oynadı. Türk Hava Yolları ve tv reklamları gibi bir çok yerde sıkça duyduğumuz seslendirmeleri yapıyor. Türkiye'de sesiyle ünlü olan bir insan. Tanışmadan önce beni televizyondan tanıyordu ama bilardo hakkında hiç bir fikri yoktu. Ona oynamayı öğrettim. Şimdi bilardoyu seviyor ve bilardo arenasındaki insanlar arasında kendini iyi hissediyor. Şimdi 5 bant sayılarını vurabiliyor ve gerçekten benim gibi iyi vuruşu var. (Gülüyor)

Semih, eşi Şenay, kızı Duygu ve torunu Simay ile birlikte

KOZOOM/FB: Bu yıl geldiği turnuvalarda fiziksel problemleri yüzünden baston ile dolaşıyordu. Şimdi iyi mi?

SS: Durumu tamamiyle düzelmedi, ama gün geçtikçe iyiye gidiyor. İki talihsiz kaza geçirdi. Bodrumdaki evimizde 31 Mart'ta tv ünitesine alnını vurarak düştü. Sonuçta boynunda ve kafasında büyük problemler olduğu ortaya çıktı. Biz Brandenburg'taki Avrupa Şampiyonası'nda iken tam iyileşiyordu ki, yarı final maçımdan önce kötü olduğunu anladım. Bir gece önce evin merdivenlerinden düşmüş ve ayağındaki ağrı yüzünden acı çekiyormuş. Uzun süre boyunca bir değnek ya da benim yardımımla yürüyebildi. Bütün bu fiziksel problemler 5 ay sürdü ve hala da mükemmel durumda değil. 

KOZOOM/FB: Bilardoya geri dönelim. 2019'daki Semih ile bir yıl önceki Semih'i kıyaslarsak aradaki farkı nasıl tarif edebilirsiniz?

SS: Türkiye Bilardo Federasyonu'na güvenim olmadığı için bilardoya yedi sene ara verdikten sonra, geri dönüşümdeki ilk yılım umut verici oldu. Dünyanın en iyilerine karşı bir sürü maç yaptım. Kazandım, kaybettim, bir sürü aptalca maç yaptım, ama zirveye ulaşmak için kendime zaman tanıdım. Bu yıl özel koşulların gelişmemde etkisi oldu. Ama yine de, hala kazanmak istediğim ünvanlar ve turnuvalar var. İstanbul'daki en büyük bilardo salonlarından bir olan, Murat Tüzül ve ortaklarının işlettiği bilardo salonunda çoğu zaman Tayfun ile birlikte antrenman yapıyorum. Gücümün, konsantrasyonumun, oyunumun iyi olduğunu hissediyorum. Şimdi kazanma zamanı.

Saygıner: Gücümün, konsantrasyonumun, oyunumun iyi olduğunu hissediyorum. Şimdi kazanma zamanı.

KOZOOM/FB: Bilardoya geri döndüğün zaman bir röportajda: "Şu andan itibaren profesyonel bilardo sporcusu olarak yeni bir hayata başlıyorum" demiştin. Bu senin için ne anlam ifade ediyor? Bilardonun yanı sıra, şahsi performanslar veya şovlar gibi işlere zamanınız oluyor mu?

SS: Şu anda bilardo benim hayatım. Bilardoya uzun bir ara vermeden önce bilardo oynayarak para kazanamadım, dolayısı ile profesyonel oyuncu değildim. Yaşamımı idame ettirebilmek için bir sürü şey yaptım; organizasyonlarda motivasyon konuşmaları yaptım, şarkı söyledim, televizyon şovlarında performans sergiledim. Çoğu zaman yeteneklerimi kullandım, çünkü bilardodan kazandığım parayla yaşamak imkansızdı. Bu yıllarda para kazanmak, sadece Avrupalılar için kolaydı. Hollanda, Belçika, Almanya ve Fransa liginde, takımlarda oynayan oyuncular iyi para kazanıyordu. Ama aslında bu tam bir saçmalık: dört beş ülkede birden oynayan oyuncular hayatlarını kazanabiliyorlardı. Biz Türkler, Yunlar ve diğer kıtalarda yaşayan sporcuların böyle fırsatları yoktu. Ama tabiki, ben de Hollanda liginde dokuz sene oynadım, çünkü bu işten para kazanmak istiyordum. Eğer ligde oynamıyorsanız, bir dünya kupası ya da dünya şampiyonluğu kazanarak biraz para kazanabilirdiniz. Ama sonra farkına vardım ki, hiç kimse senede yapılan yedi dünya kupasını da kazanamıyor. Olsa bile bu geçimizini sağlamak için yeterli değildi. Bu yüzden profesyonel olabilmek imkansızdı. Bilardoyu bırakmaya karar vermemdeki sebeplerden biri de budur. Bir gelecek göremedim. UMB'nin yeni bir çağ başlatması ve turnuvadaki para ödülünün artması ile birlikte, ve tabiki Kozoom sayesinde sporumuzun tüm dünyada izlenebilmesi ile sporumuz gelişti. Geri dönüp profesyonel bir kariyer hedeflemek bemim için daha cazip bir hale geldi. Kendime şunu söyledim: hadi Semih, bu senin ayağına gelen bir şans, tünelin sonunda ışık var. Ve sonunda profesyonel sporcular olarak yaşamaya başladık. 

KOZOOM/FB: Şu an dünya sıralamasında ilk dörttesiniz, gelecek sezon için hedefleriniz neler? Daha yüksek bir seviyede devam etmek için neler gerekli?

SS: Sadece tutkularımı gerçekleştirmek için her şeyimi verebileceğimi söyleyebilirim. Çok çalışıp, turnuvalara iyi hazırlanmak istiyorum. Hala oyunumu geliştirmek ve kazanmak istiyorum. Ancak, dünyanın ilk beşinde olmak bilardoda kazanmanın garantisi değildir. Turnuvalar zorlu ve öngörülemez. Bu nedenle, ne beklediğini söyleyebilmek kolay değil. Büyük turnuvaları kazanabilecek on - on beş sporcudan biriyim. Bu yüzden oyun seviyelerimiz birbirine çok yakın ve hiç bir şey öngörülemez. 

KOZOOM/FB: Dediğin gibi, Jaspers, Blomdahl, Merckx, Caudron, Zanetti, Çoklu, Taşdemir ve diğer oyuncular birbirlerine bu kadar yakınken, kimin kazanacağını kimse tahmin edemez. Bu sporumuzu büyüleyici ve heyecanlı yapıyor, ancak dünya sıralamasındaki oyuncular bile savunmasız. 30 sayı öndeyken, üç isteka sonra 30 sayı geriye düşebilirsiniz. Ne kadar ünlü olursa olsun, bütün oyuncular yenebilir veya yenilebilir. Kötü maç kazanan bir oyuncu, turnuvayı da kazanabilir. 

SS: Önemli olan, lehinize gelişen bir maç. Herhangi bir maç; pozisyonlar, biraz şans, biraz şanssızlık ve yüksek bir seri ile iki oyuncudan birinin lehine dönebilir ve güzel bir oyun çıkarabilirsiniz. New York'taki Eddy Merck'e bakın. Son iki maçında kimse tarafından durdurulamadı. Ne seviye ama; 4-5 ortalama. Fakat, hepimiz bir sonraki maçta neler olabileceğini iyi biliyoruz: 1 averajla bile oynayabiliriz. Bunun bir sürü örneği var: La Baule dünya kupasında 6 istekada Dick Jaspers'ı 40-25 skorla yendim, fakat bir sonraki maçta kötü oynadım ve elendim. Frederic Caudron'a karşı Blankenberge'de maçı 40-28 bitirdim. Aso hakkında kalktı ve 12 çekerek beraberliği yakaladı. Ve penaltılarda kötü bir açılış yüzünden kaybettim. Çünkü koltuğumda uzun süre oturup maçtan soğumuştum. Demek istediğim şu ki: bir gün içerisinde dünya standartlarında bir oyun oynayabiliriz ya da berbat bir maç çıkarabiliriz. Gelecek sezonla ilgili konuşmak bir çok koşula bağlı; form, hissiyat, odaklanma, topların sizin ya da rakibiniz için nasıl yürüdüğü: maç öncesinde kimin kazanacağını asla tahmin edemezsiniz. Beni yenmenin zor olduğunu biliyorum, ama herkesin beni yenebileceği maçlar da oynayabilirim. Üç bant zor ve öngörülemez bir oyun. Bu yüzden bu sporcu çok seviyoruz. 

Semih: Üç bant zor ve öngörülemez bir oyun. Bu yüzden bu sporcu çok seviyoruz. 

KOZOOM/FB: Kısa aranın ardından yeni sezona İstanbul'da başlanıyor. Türk bilardocuları ve Türkiye'deki turnuvalar hakkında neler söyleyebilirsiniz? 

SS: Beş-on yıl öncesine nazaran çok daha iyi arenalarda bilardo oynuyoruz. Türk üç bantının en iyi yılları 90'lı yılların sonundan 2000'li yıların başlarına kadar, Taşdemir, Çoklu, Yüksel ve Çenet ile geldi. Kötü yönetim oyuncuları da kötü etkiledi. Ama biz şanslıyız ki, Türk bilardosu tekrar doğru insanların yönetimine geçti. Geri dönüşümdeki sebeplerden biri de buydu. İnsanları motive edebileceğimi biliyorum. Çoklu, Taşdemir, Çenet gibi oyuncular son yıllarda oyunlarını ilerlettiler, çünkü daha iyi pozisyonlara geldik. Şimdi güçlü turnuvalar kazanıyoruz, Çenet ve Çoklu ile milli takımlar dünya şampiyonluğunu kazandık. Genç oyuncular büyük turnuvalara katılmaya başladı. Bu yönetimin liderliğinde büyümeye devam edeceğimize çok güveniyorum. Ve şimdi Avrupa'daki ilk Survival'ı organize ettiğimiz için çok mutluyum. 

KOZOOM/FB: Fiziksel olarak iyi formda olmak sizin için ne kadar önemli? Bilardo antrenmanlarının yanı sıra eğitim programlarınız var mı?

SS: İtiraf etmeliyim ki, spor salonuna son gidişim iki yıl önceydi. Vücudumun değiştiğini hissediyorum. Daha iyi bir vücut şekline sahip olmak için acilen spor yapmalıyım. Köpeğimle her gün yürüyüş yapmak yeterli değil. Bilardo sporcuları, uzun ve ağır maçlarda fiziksel olarak güçlü hissetmek adına mükemmel bir formda olmalıdır. Spor salonuna tekrar gitmeye karar verdim (gülüyor.) 

KOZOOM/FB: Son yıllarda profesyonel olarak yaşamaktan, çok seyahat etmekten ve turnuvaya katılmaktan hoşlanıyor musunuz?

SS: Tabi ki çoğu zaman yorucu oluyor, ama bu benim işim. Bunu yapmak istemiyorsam, dünyayı dolaşıp bir dükkan açıp evde kalmam lazım. Bilardodaki yeni dönem çok fazla çaba gerektiriyor. Bunu biz istedik ve şikayet etmeye hakkımız yok. Bu benim işim ve işimi seviyorum.

KOZOOM/FB: Bu yaz tatil için zamanınız oldu mu? 

SS: Bu yaz turnuvalarla doluydu ve tatil için zaman yoktu. Blankenberge, Porto ve New York'ta turnuvalara katıldım. Şimdi Survival haftası, ve haftaya LGU Cup için Kore'ye seyahat edeceğim. Geçen sene Crystal Kelly etkinliğine katıldık ve ondan sonra iki ay ara verdik. Yaz aylarında kısa bir mola istiyorum, çünkü her sporcunun rahatlamak için zamana ihtiyacı vardır. Futbolcuların, tenisçilerin ve diğer sporcuların yıl boyunca dinlenmeden büyük turnuvalar yapmaları gerektiğini düşünün. 5 Survival, 7 Dünya Kupası, Dünya Şampiyonası, Avrupa Şampiyonası ve davetli turnuvalar oynuyoruz. Takvim şu anda çok dolu, her ay iki turnuva oynamak durumundayız. Mola vermek için çok az zaman var. Bizim için en iyisi, profesyonel sporcular olarak on ay içinde paramızı kazanabilmek olmalıdır. Ve iki ay da dinlenmeye ayrılmalıdır. 

KOZOOM/FB: Büyük turnuvalarda genellikle hangi oyuncularla vakit geçiriyorsun? Yoksa diğer arkadaşlar veya oyuncularla takılmak için vakit yok mu?

SS: Gerçek bir arkadaş olduğunu düşündüğüm Dani Sánchez ile çok yakın bir ilişkim var. Ama eğer vakit varsa ve turnuva programı buna izin veriyorsa, sıkça muhabbet ettiğimiz; Torbjörn, Dick, Marco, Eddy, Koreliler, Vietnamlılar ve tabi ki Türk sporcular ve diğerleri. Arenada rakip olsak da oyuncular arasındaki atmosfer çok iyidir. 

KOZOOM/FB: Önümüzdeki üç-beş yılda üç bantın gelişimini nasıl görüyorsunuz? Averajlar sürekli yükseliyor, takvim etkileyici şekilde dolu, ödül paraları artmaya başladı. TV ve internet sayesinde üç bant tüm dünyada izlenebilir durumda. Önümüzdeki yıllarda profesyonel UMB oyuncularının geleceğini nasıl görüyorsunuz?

SS: Tabi ki bilardo her geçen yıl gelişmekte. Yeni fırsatlar, büyük turnuvalar, daha fazla şans ve daha fazla para bizim için iyi. UMB ile kalmaya karar vererek, evimde olduğumu hissediyorum. Dünya federasyonu büyük adımlar attı, doğru yoldayız gibi gözüküyor, ama dikkat edin, atılması gereken daha birçok adım var. Sorun yaşayabileceğimizin farkında olmalıyız. Paranın büyük kısmı için, çok sayıda televizyon yayınları, sponsorları, kulüpleri ve oyuncularıyla Kore'ye güveniyoruz. Tehlike şudur: Kore'den para kaybedersek başımız belaya girebilir. Kendimize iyi bakmalıyız, aslında söylemek istediğim şey bu. Daha iyi organizasyonlar olursa, diyelim ki, bugün PBA olabilir, yarın başka türden bir organizatör, azar azar UMB ve Kozoom yerine Kore'den para alabilirler. Bu bizi tehlikeye sokar. Söylemek istediğim, televizyonda yapılacak turnuvalar için daha iyi sahneler düzenlemede UMB olarak dikkatli olmalıyız. Şimdi yaptığımızla aynı şeyi yapmaya devam edersek, belki de, TV şirketlerinin Dünya Kupaları ve şampiyonluklara ilgisini kaybedebiliriz. Beni korkutan da bu. Ne UMB, ne de CEB yönetim kurulu üyelerinin ve oyuncuların rahatlaması söz konusu olamaz. TV etkinliklerini daha iyi ve daha cazip hale getirmek için tam tersine ihtiyacımız var. Çünkü şu anda televizyonda gördüğümüz şey, tam olarak olması gerektiği gibi değil. Genelde spor salonlarında oynuyoruz. Bu, kötü ve amatör görünüyor. Blankenberge, Porto ve Survivallar'da doğru yolda ilerliyoruz. Ama eğer kendimize profesyonel diyorsak, çok dikkatli olmalıyız. Benim fikrim; Kore'deki hiçbir TV kanalının ilgisini kaybetmemek. Beni endişelendiren şey bu. Bunun, herhangi bir turnuva organizatörünü, Kozoom veya UMB'yi veya herhangi birini eleştirmekle ilgisi yok. Doğru budur. Demek istediğim, şimdi belki biraz daha profesyonel görünen bir şey deniyoruz. Ancak dış dünya için de profesyonel bir görünüme ihtiyacımız var. Şimdi iyi paramız var, diğer sporlarla karşılaştırabilir düzeyde, ancak yine de profesyonelliğimize dikkat etmenin bir yolunu bulmalıyız. 

Dış dünya için profesyonel görünüme ihtiyacımız var

New York turnuvası ödül töreni sırasında Michael Kang'ın kızı ile

Semih, eşi Şenay ve köpekleri Gece

Frits Bakker'ın röportajından tercümedir.


Haberler sayfasına geri dön

Yorumlarım

Beetle
Beetle
Seninle gurur duyuyoruz .
Senin Türk ve Dünya bilardosuna kattıkların ortada, umarım bu sporu daha uzun yıllar yaparsın. Bizde seni izleme şerefine nail oluruz. Eşinize çok geçmiş olsun acil şifalar dilerim. Daha büyük başarılara imza atman dileğiyle başarılar büyük usta.

Message 1/1 - Yayınlanma tarihi 23 Ağustos 2019 07:47

Yorumunuzu yazın

Yorum yapmak için, üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekiyor

Forgot your password?

Henüz bir hesabınız yok mu?

Forumlara katılmak ve e-bülteni ile haber almak, fotoğraf eklemek, Yorum yazabilmek için şimdiden ücretsiz kaydol.

Ücretsiz üye olduktan sonra, Canlı ve yüksek kaliteli video erişimleri için Premium Pass alabilirsiniz.

KOZOOM’A KATIL