Haberler Karambol Bilardo

 

Karambol Bilardo - 3 Bant - Bert'in Köşesi (NED)

338 yıllık mükemmeliyet, daha ne olsun?

Yayınlayan . 04 Aralık 2018

338 yıllık mükemmeliyet, daha ne olsun?

Kozoom

Bilardonun en eski dostlarından biri: Çuha üreticisi Iwan Simonis (1680’den beri). Bilardo bu firmaya borçlu olduğu kadar Simonis de bilardo sporuna çok şey borçludur. 

Herşey değişir, değişim her zaman, her yerde mevcuttur. Simonis gibi tarihte çok köklü olabilirsiniz ve sonra geleceğinizin nasıl olacağını merak edersiniz. 

Birkaç yıl önce, Yunan girişimci Pavlos Zachariadis sentetik bilardo çuhasının gelişimine para yatırmak için öngörü ve cesaret gösterdi. Ona “Royal Pro” ismini verdi ve Avrupa dışına; Asya’ya, Güney ve Kuzey Amerika’ya satmaya başladı. Ürünün kalitesini artırmaya devam etti: ikinci üretim ilk nesile göre daha iyiydi, altıncı üretim ise beşinciye göre daha iyi. 

Sentetik çuhanın ana özellikleri; daha ucuz, daha dayanıklı ve nemi geçirmez olması, bu nedenle bilardo salonları için çok önemli olan, ısıtma maliyetlerini düşürmeye yarıyor. Temel olarak, yün bazlı kumaşın daha düşük bir bakım maliyeti ile bütün gereksinimleri sunuyor olması çok şey ifade eder. Dezavantajı ise; aşınma ve yıpranma daha görünür olduğundan Royal Pro çuhası normalde olduğundan daha eski görünüme sahip oluyor. 

İlk nesil Royal Pro piyasaya sürüldüğü zaman bir çok insan kaşlarını kaldırdı. Şimdi, birkaç yıl sonra, Royal Pro’nun oyun karakterine bir çok insan daha açık fikirle yaklaşıyor. Bütün üst düzey oyuncular çuhayı tecrübe ettiler ve çoğu, üzerinde mükemmel ortalamalar çıkardı. 5’i Royal Pro çuha ile oynanan ve 5’i de Simonis çuhası ile oynanan 10  Hollanda Grand Prix turnuvası üzeride oyuncuların da yorumlarını dikkate alarak bir araştırma yaptım. Royal Pro ile oynanan turnuvalar averaj açısından son 32 oyuncuları arasında %1.5 daha iyi sonuç verdi. Bu hiçbir şeyin bilimsel kanıtı değildir, diğer faktörler rol oynamış olabilir, bir bilardo salonundaki bilardo ortamı diğerine göre daha iyi olabilir. Yine de %1.5’lik pozitif bir fark, sentetik bezin en az yün kadar iyi olduğunun güçlü bir göstergesi olmalıdır. 

İwan Simonis çok büyük bir şirket ve bilardonun için büyük bir sponsor. Bu hikayede hiçbir zaman kötü çocuk değiller. Simonis her zaman spora katkı sağlamaya devam ediyor. Onlarca yıldır bilardo yarı-tekellerindeydi (bu sebepten onları kim suçlayabilir?) ve ulusal federasyonlarla sözleşmeler yaparak pazarlarını korumaya çalıştılar.  Avrupa’daki her ulusal federasyon ile yapılan her sözleşmenin özel detayları hakkıda bilgi sahibi değilim, ancak bazı ülkelerde nasıl çalıştığını biliyorum. Simonis ulusal federasyonları, x miktarda mali olarak destekliyor, federasyonlar da ülkelerindeki tüm ulusal şampiyonaların Simonis çuha ile yapılması adına garanti ediyor. Bazı ülkelerde bu yükümlülük lig oyunlarına bile uzatılabiliyor. 

Ulusal bir federasyon böyle bir sözleşme imzalama hakkına sahiptir. Bir kere Simonis’ten para kabul edip pazarlık yaparken çuha kullanımı sadece ulusal şampiyonalarda kullanmayı sınırlı tutmak gerekir. Bu durumda lig oynamak daha karmaşık hal alıyor. Çünkü üçüncü bir taraf olan salon sahipleri, kendini yükümlülükler altında buluyor. Federasyon ve çuha şirketi anlaşma yaptığında, ödemeyi yapmak salon sahiplerine düşüyor. Bu kulağa adil gelmiyor ve zaten değil. Eğer bilardo salonu sahibi iseniz salonun çıkarlarını korumak için üzerinizdeki gözleri memnun etmek zorundasınız. Bu yüzden hem elektrik faturanızı ödemek hem de periyodik olarak masa çuhalarını değiştirmek salonun ana giderleri arasında yerini ağır bir şekilde alıyor. Kaçınılmaz olarak, bazı salon sahipleri Simonis’ten Royal Pro’ya geçecek ve yakın zamanda Belçika’da olduğu gibi ulusal federasyonlarıyla çatışmaya girecekler. 

Federasyon şunları söyleyecek: “ Tüm şampiyonaların (bazı ülkelerde lig maçlarının) onaylanmış kalitede bilardo malzemeleriyle oynanmasını sağlamakla yükümlüyüz ve bu onayı veren bizleriz. Ve x marka bilardo topları y marka bilardo çuhası kullanmayı zorunlu kılıyorlar. Hiç sürpriz değil, bu markalar, federasyonların sponsorluk parası aldıkları markalar. Onaylanan ürünler kalite garantili, bunda bir sorun yok. Ama sponsorluk anlaşmalarını korumak için diğer ürünleri reddetmek iyi değil. Ticari bilardo pazarı, seviyeli bir oyun arenasına sahip olmalıdır. 

Avukatlar, Simonis ile ulusal federasyonların arasındaki kontratların, AB ülkelerinde geçerli olan güvenilirlik ve tekel yasalarına uyup uymadığına karar vermek zorunda kalacak. Ama yine son sözü tüketiciler söyleyecek. En az pahallısı kadar iyi olan daha ucuz bir ürün, piyasada kendi yolunu bulacak. Bunu kurallar ve kontratlarla durduramazsınız. En nihayetinde, salon sahiplerinin federasyona ihtiyacı olduğundan çok, federasyonların salon sahiplerine ihtiyacı var. 

Şu kesin ki; sentetik kumaş piyasaya girdi ve yoluna devam ediyor. Şahsi fikrim; bundan yirmi yıl sonra yün kumaş üretildiğini görebilirsem çok şaşıracağım. Uzun zamandır bilardo arkadaşımız olan Simonis, yüksek kalite imajlarını değiştirip, geniş dağıtım ağını kullanarak, yeni şartlara uyum sağlamak zorunda kalacak. Kesinlikle bir zamanlar kasetleri ile güçlü bir pazara sahip olan TDK gibi olmak istemezler. Federasyonlar da uyanıp kendilerine gelecekler. Ekiplere ve bilardo salonlarına yaptırım uygulamak, bir sorunun çözüm yolu değildir, bu olduğun yerde tepinmeye çalışmaya ve hatta geçmişte yaşama arzusuna işaret eder. Şu anda bilardo sektörünün CEO’larından ve Federasyonlarımızdan istediğimiz ve ihtiyacımız olan şey; ileriye bakmakta bize liderlik etmeleridir. 

 

Bert Van Manen'in makale tercümesidir.

Haberler sayfasına geri dön

Yorumlarım

İlk yorumu siz yazın

Yorumunuzu yazın

Yorum yapmak için, üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekiyor

Forgot your password?

Henüz bir hesabınız yok mu?

Forumlara katılmak ve e-bülteni ile haber almak, fotoğraf eklemek, Yorum yazabilmek için şimdiden ücretsiz kaydol.

Ücretsiz üye olduktan sonra, Canlı ve yüksek kaliteli video erişimleri için Premium Pass alabilirsiniz.

KOZOOM’A KATIL